Anglais | Turc | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | invest in v. | yatırım yapmak | ||
Emissions have been effectively reduced by investing in modern technology. Emisyonlar modern teknolojiye yatırım yapılarak etkin bir şekilde azaltılmıştır. More Sentences |
||||
General | invest in v. | para yatırmak | ||
How much money do you plan to invest in government bonds? Devlet tahvillerine ne kadar para yatırmayı planlıyorsun? More Sentences |
||||
General | invest in v. | harcamak (bir proje için para/emek/zaman) | ||
General | invest in v. | satın almak | ||
General | invest in v. | bir şeye yatırım yapmak | ||
General | invest in v. | kar amacıyla para yatırmak | ||
General | invest in v. | kullanım amacıyla almak | ||
General | invest in v. | parayı yatırmak |